top of page

Birleşik Krallık Deep Tech Sektörü

Updated: Dec 27, 2024

Deep Tech sektörü, mühendislik ve bilim alanındaki yeniliklerin öncülüğünde gelişen, geniş kapsamlı ve sürekli olarak dönüşen bir teknoloji alanı olarak dikkat çekmektedir. Bu sektör, teknolojinin sınırlarını keşfetmeye ve geleceğin ihtiyaçlarına yönelik çözümler üretmeye odaklanmış bir yapıya sahiptir. Deep Tech terimi, yapay zeka, biyoteknoloji ve kuantum hesaplama gibi ileri teknoloji alanlarında yenilikçi çözümler geliştiren şirketleri tanımlamak için kullanılmaktadır. Geleneksel teknoloji şirketlerinden farklı olarak, Deep Tech firmaları sermaye, zaman ve Ar-Ge açısından yoğun yatırımlar gerektirmekte ve genellikle yeni ürünleri pazara sunmak için uzun geliştirme süreçlerine ihtiyaç duymaktadır.


Birleşik Krallık Deep Tech sektörü, son on yılda kayda değer bir büyüme göstermiştir. Güncel verilere göre, sektörde toplamda 5.841 aktif şirket faaliyet göstermektedir. Bu şirketlerin 2.554’ü bir milyon doların üzerinde öz sermaye yatırımı çekmeyi başarmış, 4.181’i ise yüz bin doların üzerinde yatırım almıştır. Bu veriler, sektörün hem büyük hem de küçük ölçekli yatırımlar açısından oldukça aktif ve çeşitli bir yapıya sahip olduğunu ortaya koymaktadır. Ek olarak, 3.099 Deep Tech şirketi devletin sağlamış olduğu hibelerden yararlanmış ve bu hibeler, araştırma ve yenilikçilik faaliyetlerini desteklemek için önemli bir finansman kaynağı sağlamıştır.


Sektör içerisindeki yenilikçi girişimlerin önemli bir kısmı, akademik kurumlar veya Ar-Ge odaklı kuruluşlardan türeyen spin-out şirketlerdir. Halihazırda, 946 aktif Deep Tech spin-out şirketi bulunmaktadır. Bu şirketler, üniversiteler ve araştırma merkezlerinden doğan teknolojilerin ticarileştirilmesinde kritik bir rol oynamaktadır. Bunun yanı sıra, 2023 yılında toplam 1.469 hibeyle 672 milyon sterlin değerinde destek sağlanmış, bu da sektörün gelişimi için önemli bir finansman kaynağı yaratmıştır.


Deep Tech sektöründeki teknolojik ilerlemeler, patent başvurularına da yansımaktadır. 2014-2023 yılları arasında sektörde toplam 10,7 bin patent alınmış ve bu sayı, sektörün büyüme hızını ve yenilikçilik potansiyelini açık bir şekilde ortaya koymaktadır. Patentlerin yüzde 30,7’si Deep Tech alanında alınmış olup, bu durum teknolojik ilerlemeyi ve fikri mülkiyetin korunmasının önemini vurgulamaktadır.


Bu çalışmada, Birleşik Krallık Deep Tech sektörünün bölgesel dağılımı, alt sektörleri, yatırım fırsatları ve gelecekteki potansiyelini detaylı bir şekilde ele alıyoruz. Sektörün dinamikleri ve yenilikçilik ekosistemi üzerine kapsamlı bir perspektif sunmayı amaçlayan bu analiz, Beauhurst ve Intel Ignite tarafından hazırlanan Deep Tech raporundaki veriler ve bulgular temel alınarak hazırlanmıştır. Bu rapor, sektöre dair stratejik içgörüler ve güncel veriler sağlayarak çalışmamıza değerli bir katkı sunmuştur.


1.     BÖLGESEL DAĞILIM

Birleşik Krallık Deep Tech sektörünün bölgesel dağılımı, sektörün hangi bölgelerde yoğunlaştığını ve bu yoğunluğun nedenlerini anlamak açısından büyük bir önem taşımaktadır. Eylül 2024 itibarıyla ülkede toplamda 5.841 aktif Deep Tech şirketi bulunmaktadır ve bu şirketlerin coğrafi dağılımı sektörel dinamikleri açıkça yansıtmaktadır.


Deep Tech sektörü, büyük ölçüde Londra ve çevresindeki bölgelere yoğunlaşmıştır. Bu bölgelerdeki yoğunluk, zengin kaynaklar ve akademik başarı ile doğrudan ilişkilidir. Londra, Deep Tech şirketlerinin en fazla bulunduğu bölge olarak öne çıkmaktadır. Bu durum, şehrin yüksek nüfus yoğunluğu, birinci sınıf üniversitelerden oluşan geniş ağı ve girişimcilik ekosisteminin güçlü yapısı ile desteklenmektedir. Ayrıca, Londra, Intel Ignite gibi hızlandırıcı programlar ve geniş finansman olanakları sunarak Deep Tech firmalarının büyümesine katkı sağlamaktadır. Şehir, Heathrow ve diğer büyük havalimanları aracılığıyla küresel merkezlere olan bağlantıları sayesinde insan, fikir ve sermaye akışını kolaylaştırarak teknolojik ilerlemenin uluslararası bir kapısı konumundadır. Londra’nın dinamik ortamı, üst düzey yetenekleri cezbetmekte ve Deep Tech girişimlerinin ölçeklenme ve başarıya ulaşması için gerekli altyapıyı sunmaktadır.


Bölgesel Dağılım Haritası (Eylül 2024)

Kaynak: Beauhurst


Londra’dan başlayarak Oxford ve Cambridge’i de içine alan “Altın Üçgen”, Deep Tech inovasyonu için bir güç merkezi olarak kabul edilmektedir. Bu bölge, dünyanın en prestijli üniversitelerinden ve araştırma kurumlarından bazılarına ev sahipliği yapmaktadır. Bu akademik kurumlar, ileri teknolojiler ve spinout şirketler için birer kuluçka merkezi olarak işlev görmektedir. Bölgedeki akademi ve sanayi arasındaki sinerji, biyoteknoloji, yaşam bilimleri ve yapay zekâ gibi sektörlerde Birleşik Krallık’ın liderliğine büyük katkı sağlamaktadır.


İskoçya, Deep Tech ekosisteminde öne çıkan bir diğer bölgedir. Özellikle yaşam bilimleri alanında dikkate değer bir firma yoğunluğu bulunmaktadır. Bölgenin güçlü finansman ortamı ve saygın üniversite ağı, gelişen ekosistemi destekleyen temel unsurlar arasındadır. Benzer şekilde, Kuzey Batı İngiltere, özellikle Manchester merkezli olarak, önemli bir Deep Tech varlığına sahiptir. Manchester, güçlü teknoloji sahnesi ve akademik kurumlarıyla yetenek yetiştirme ve endüstri büyümesini teşvik etmeye devam etmektedir.


Birleşik Krallık’ın bölgesel dağılımı, Deep Tech sektörünün yalnızca Londra ve çevresinde değil, aynı zamanda İskoçya ve Kuzey Batı gibi bölgelerde de büyüyen bir varlık gösterdiğini ortaya koymaktadır. Bu, ülkenin teknolojik yenilikçilikteki lider konumunu daha da güçlendiren bir faktör olarak karşımıza çıkmaktadır.


2.     DEEP TECH ALT SEKTÖRLERİ

Birleşik Krallık Deep Tech sektörü, yenilikçi teknolojilerin çeşitliliği ile dikkat çekerken, bazı alt sektörler diğerlerine kıyasla daha fazla ön plana çıkmaktadır. Eylül 2024 itibarıyla sektörde faaliyet gösteren alt sektörlerin dağılımı, yapay zekanın açık bir şekilde lider konumda olduğunu ortaya koymaktadır.


Deep Tech sektöründeki aktif şirketlerin %31,7’sine denk gelen 1.855 şirket, yapay zekâ alanında faaliyet göstermektedir. Bu, yapay zekanın geniş bir yelpazede farklı sektörlerde kullanım bulduğunu ve hızla geliştiğini gözler önüne sermektedir. Yapay zekâ, yalnızca bilgi teknolojileri ve mühendislik alanlarında değil, aynı zamanda sağlık hizmetleri ve üretim gibi çeşitli endüstrilerde önemli bir dönüşüm potansiyeli sunmaktadır. Yapay zekâ alanındaki şirket sayısının ve bu alandaki faaliyetlerin önümüzdeki yıllarda özellikle dördüncü sanayi devriminin de etkisiyle artması beklenmektedir.


CleanTech, yapay zekanın ardından en çok şirketin faaliyet gösterdiği ikinci alt sektör olarak öne çıkmaktadır. Bu sektörde toplam 1.004 şirket bulunmaktadır. Çevresel sorunlara çözüm bulma ve net sıfır karbon hedeflerine ulaşma yönündeki küresel çabalar, CleanTech’e olan talebi artırmıştır. Bu artış, yenilenebilir enerji ve enerji yönetimi gibi ilgili sektörlerle doğrudan bağlantılıdır. Enerji yönetimi ve enerji tüketiminin azaltılmasına odaklanan alt sektör ise 405 şirket ile bu büyüme dinamiklerini desteklemektedir.


CleanTech ve yenilenebilir enerji sektörlerinin önümüzdeki yıllarda daha da büyümesi beklenmektedir. Geçtiğimiz yaz ayında yönetime gelen İşçi Partisi hükümeti, yaklaşan temiz enerji projeleri için düzenlenen açık artırma fonunu 500 milyon sterlinden 1,5 milyar sterline yükseltmiştir. Bu finansman artışı, yenilenebilir enerji projelerine yatırım yapmak isteyen girişimciler ve geliştiriciler için önemli bir fırsat sunmaktadır.


  • Alt Sektörde Yer Alan Firmaların Sayıları (Eylül 2024)

Kaynak: Beauhurst


Diğer önemli alt sektörler arasında elektronik donanım, tıbbi cihazlar ve enstrümanlar, biyoteknoloji, blokzincir, sanal gerçeklik ve ileri malzeme teknolojisi bulunmaktadır. Elektronik donanım alanında 904, yenilenebilir enerji sektöründe 465, tıbbi cihazlar ve enstrümanlar alanında ise 451 şirket aktif olarak faaliyet göstermektedir. Blokzincir ve biyoteknoloji, sırasıyla 367 ve 345 şirket ile yenilikçi çözümler sunarak dikkat çekmektedir. Sanal gerçeklik ve ileri malzeme teknolojisi ise daha niş alanlar olarak görülse de sektördeki önemli gelişmeler arasında yer almaktadır.


Bu çeşitlilik, Birleşik Krallık Deep Tech sektörünün sadece teknolojik inovasyon açısından değil, aynı zamanda ekonomik kalkınma ve çevresel sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşmada nasıl önemli bir rol oynadığını göstermektedir.


a.     Gelişen Sektörler

Birleşik Krallık Deep Tech sektöründe gelişmekte olan alanlar, gelecekteki teknolojik yeniliklerin temel taşlarını oluşturmaktadır. Bu sektörler arasında kuantum teknolojisi, robotik ve artırılmış gerçeklik (AR) dikkat çekici bir şekilde öne çıkmaktadır. Her biri, teknolojinin farklı yönlerini dönüştürerek toplumun çeşitli sektörlerine geniş çaplı faydalar sağlamayı hedeflemektedir.


Kuantum teknolojisi, kuantum mekaniği prensiplerini kullanarak bilgi işlem gücünü, şifrelemeyi ve veri işlemeyi geliştiren ileri düzey bir teknoloji alanıdır. Birleşik Krallık hükümeti, bu sektörü desteklemek adına 100 milyon sterlinlik bir bütçeyi beş kuantum teknoloji merkezi kurmak için ayırmıştır. Oxford Quantum Circuits, bu alanda faaliyet gösteren dikkat çekici bir şirket olup, süper iletken devreler kullanarak kuantum bilgisayarlar geliştiren Oxford Üniversitesi kökenli bir girişimdir. Kuantum bilgisayarlar; ilaç, siber güvenlik ve finansal modelleme gibi sektörlerde geniş uygulama alanlarına sahiptir. Oxford Quantum Circuits, 2017’den bu yana toplam 126 milyon sterlin sermaye toplamış olup, bu başarı, Birleşik Krallık’ın kuantum teknolojisi alanındaki öncü konumunu daha da sağlamlaştıran önemli bir gelişme olarak öne çıkmaktadır.


Robotik, küresel ekonomik büyümede büyük bir potansiyele sahiptir. Bilim ve Teknoloji Bakanlığı robotik alanında faaliyet gösteren firmaların sayısındaki % 30’luk bir artışın 2030 yılına kadar küresel ekonomiye 4,9 trilyon dolar katkı sağlayacağını öngörmektedir. Geleneksel olarak üretimle ilişkilendirilen robotik teknolojisi, günümüzde tarım, sağlık ve uzay araştırmaları gibi alanlara genişlemektedir. Bu alanın dikkat çeken şirketlerinden biri olan 2023 yılında kurulan ve şu ana kadar 3 milyon sterlin yatırım alan Lodestar Space, yörüngede 3D baskı teknolojileri geliştirerek uzayda büyük yapılar inşa etmeyi hedeflemektedir. Robotik, bu tür yeniliklerle farklı sektörlere yayılma potansiyeli göstermektedir.


AR, kullanıcıların gerçek dünyayı bilgisayar tarafından üretilen görüntülerle dijital bilgilerle zenginleştirilmiş bir versiyon olarak görmesini sağlayan bir teknolojidir. Bu alanda faaliyet gösteren Envisics, Milton Keynes merkezli bir şirket olup, holografik teknoloji ve sürücülerin görüş alanında bilgi sağlayan baş üstü göstergeler geliştirmektedir. Bu teknoloji, sürücünün gerçek yol ortamını artırılmış bir gerçeklik şeklinde algılamasını sağlamaktadır. 2023 yılında devlet, ulaşım teknolojisi alanında 67 projeye toplamda 1,96 milyon sterlinlik bir fon sağlamıştır. Bu projelerden biri olan Makesense Technology, artırılmış gerçeklik kullanarak görme engellilerin tren istasyonlarında navigasyon yapmasına yardımcı olan bir uygulama geliştirmiştir.


Bu gelişmekte olan sektörler, Birleşik Krallık’ın yenilikçilik ve teknoloji öncülüğünde lider bir pozisyonda kalmasını sağlayan güçlü bir temel sunmaktadır. Her biri, toplumsal ve ekonomik faydalar sağlamanın yanı sıra küresel rekabet gücünü artırma potansiyeline sahiptir.


3.     ÖNDE GELEN FİRMALAR

Deep Tech sektöründeki büyüme ve yenilikçilik, çalışan sayısındaki hızlı artışla kendini gösteren girişimler üzerinden açıkça gözlemlenebilir. 2020-2023 yılları arasında büyüme oranına göre ölçeklenen bazı Deep Tech girişimleri, sektördeki yenilikçi yaklaşımı ve büyüme potansiyelini göstermektedir. Beauhurst ve Intel Ignite tarafından tespit edilen firmalardan bazıları şunlardır:


BigSis, tarım ve ticari uygulamalar için kimyasal olmayan böcek ilaçları üretmek amacıyla yapay zeka ve robotik teknolojiyi biyoloji ve mühendislik ile birleştiren bir şirkettir. Reading merkezli şirket, steril erkek böcekler üreterek bu böceklerin popülasyonlarının genişlemesini önlemeyi hedeflemektedir. 2020 yılında yalnızca bir çalışanı bulunan BigSis, 2023 yılında 40 çalışana ulaşarak dikkat çekici bir büyüme kaydetmiştir.


Oxford kökenli PQShield, kuantum bilgisayarların yaratabileceği tehditlere dayanıklı bir siber güvenlik teknolojisi geliştirmektedir. 2018 yılında Oxford Üniversitesi’nden çıkan şirket, ileri düzey kuantum sonrası kriptografik algoritmalar kullanarak donanım, yazılım ve bulut ortamları arasında sistemleri koruyan çözümler sunmaktadır. PQShield, 2020’de 11 çalışan ile başladığı yolculuğunu, 2023 yılı itibarıyla 32 çalışana çıkararak önemli bir büyüme göstermiştir.


Londra merkezli Dexory, AI tabanlı robotik çözümlerle depo yönetimini dönüştürmektedir. Şirketin platformu, tam otomatik robotları kullanarak depo içi gezinim ve gerçek zamanlı envanter takibi sağlamaktadır. Bu platform, sorunları tespit etmek, üretkenliği artırmak ve talep, stok seviyeleri ve kapasiteyi doğru bir şekilde tahmin etmek için Dexory’nin analitik altyapısına sorunsuz bir şekilde entegre olmaktadır. Dexory, 2020’de 7 çalışan ile başladığı faaliyetlerini hızla büyüterek 2023 yılında 26 çalışana ulaşmıştır.


Springbok AI, makine öğrenimi danışmanlığı ve veri analizi hizmetleri sunan bir AI yazılım şirketidir. Londra merkezli şirketin son çalışmaları, hukuk hizmetleri sektörüne odaklanmaktadır. Şirket, müşterilerinin yasal süreçlerde zaman tasarrufu sağlamalarına olanak tanıyan, özelleştirilmiş AI araçları geliştirmektedir. 2020 yılında yalnızca bir çalışanı bulunan Springbok AI, 2023 yılına gelindiğinde çalışan sayısını 16’ya yükseltmiştir.


Bu şirketler, Birleşik Krallık Deep Tech sektöründeki büyüme ve yenilikçiliğin önemli örneklerini temsil etmektedir. Her biri, kendi alanlarında yenilikçi çözümler sunarak, sektördeki güçlü inovasyon ekosisteminin birer parçası haline gelmiştir.


4.     PATENT SAYILARI

Birleşik Krallık Deep Tech sektörü, 2014 ile 2023 yılları arasında toplamda 34.900 patent başvurusunda bulunmuş ve bu başvuruların 10.700’ü (%30,7) onaylanmıştır. Bu yüksek patent aktivitesi, Deep Tech sektörünün özünde yenilikçi bir doğaya sahip olduğunu açıkça göstermektedir. Patentler, yalnızca teknolojik atılımları koruma amacı taşımakla kalmaz, aynı zamanda rekabet avantajı sağlama açısından da kritik bir rol oynamaktadır. Yatırımcılar için, bir şirketin patent portföyü, yenilikçilik süreci, potansiyel piyasa etkisi ve uzun vadeli stratejik yönelim hakkında değerli bilgiler sunmaktadır.


  • Yıllara Göre Patent Başvuruları

Kaynak: Beauhurst


Deep Tech sektöründe en fazla patent başvurusunda bulunan şirketlerden biri, kronik hastalıklar için biyoelektronik tedaviler geliştiren GSK Bioelectronics’tir. Stevenage merkezli bu şirket, 2016 yılında GlaxoSmithKline ve Verily Life Sciences (eski adıyla Google Life Sciences) ortaklığından doğmuştur. GSK Bioelectronics, bugüne kadar 46 onaylanmış patente sahip olup Innovate UK tarafından sağlanan inovasyon hibelerini de almaya hak kazanmıştır.


2021 yılı, Deep Tech patent faaliyetinde bir sıçrama yılı olmuştur. Bu dönemde 5.160 patent başvurusu yapılmış ve 764 patent onaylanmıştır. Ancak, 2022 ve 2023 yıllarında başvurular ve onaylanan patentler açısından görülen düşüş, inovasyon hızında bir yavaşlama olarak yorumlanmamalıdır. Patent başvurularının kamuya açıklanmasından önce geçen 18 aylık gizlilik süresi nedeniyle, bu yıllara ait verilerin tam kapsamı henüz netleşmemiştir. Dolayısıyla, söz konusu düşük rakamlar, bir yenilik faaliyetindeki azalma değil, açıklama sürecindeki bir gecikmeyi yansıtmaktadır.


Patent verileri, Deep Tech sektörünün inovasyon potansiyelini ve teknolojik ilerleme hızını gözler önüne sermektedir. Özellikle bu sektör, patent başvurularıyla yalnızca teknolojik yenilikleri korumakla kalmayıp, aynı zamanda uzun vadeli rekabet gücünü ve sürdürülebilir büyümeyi destekleyen bir strateji ortaya koymaktadır.


5.     BÜYÜME VE ÇIKIŞ EĞİLİMLERİ

Deep Tech sektöründeki büyüme ve çıkış eğilimleri, yeni girişimlerin sayısı ve şirketlerin finansman süreçleri üzerinden değerlendirilmektedir. 2014 ile 2024 yılının ilk 6 ayı arasındaki veriler, sektöre giriş yapan şirketlerin ilk yatırım turlarında elde ettikleri başarıyı göstermektedir. Bir şirketin yalnızca bir kez ilk yatırım turuna katılabilmesi, bu metriği sektöre yeni giren şirketlerin dolaylı bir göstergesi haline getirmektedir.


2014’ten 2019’a kadar olan dönemde, sektörde sürekli bir büyüme gözlemlenmiştir. 2014 yılında 86 olan ilk kez yatırım alan şirket sayısı, 2019 yılına gelindiğinde 528’e ulaşmıştır. Bu artış, sektördeki genişlemeyi ve daha fazla şirketin pazara girerek gelişimlerini hızlandırmak için finansman arayışına girdiğini göstermektedir.


  • İlk Kez Alınan Yatırımların Sayısı

Kaynak: Beauhurst & Intel Ignite


2020’den itibaren, Covid-19 pandemisinin etkisi sektörde açıkça hissedilmiştir. 2019’daki zirve sonrası, 2020’de yatırım turlarında bir düşüş yaşanmış, ancak 2021 yılında kısmi bir toparlanma gerçekleşmiştir. Bu toparlanma, pandeminin ekonomik etkilerini hafifletmek için sağlanan yatırım teşvikleriyle ilişkilendirilebilir. 2022 ve 2023 yıllarında ise düşüş eğilimi devam etmiş olsa da bu yıllardaki ilk kez alınan yatırımların sayısı, pandemi öncesi 2019 seviyelerinin üzerinde kalmıştır. 2024 yılının tamamına ait veriler, pandeminin ardından Deep Tech sektöründeki büyüme trendlerini daha net bir şekilde ortaya koyacaktır.


Sektördeki olgunlaşmayı yansıtan bir diğer önemli eğilim ise şirket çıkışlarındaki artıştır. Çıkışlar genellikle şirketlerin başka bir şirket tarafından satın alınması ya da halka arz (IPO) yoluyla gerçekleşmektedir. 2021 ve 2022 yılları, Birleşik Krallık Deep Tech sektöründe ardışık rekor kıran çıkış yılları olmuştur; bu iki yılda toplamda 155 şirket çıkış yapmıştır. Bu durum, sektördeki olgunlaşmayı ve Birleşik Krallık merkezli Deep Tech firmalarının güçlü fikri mülkiyet yapıları sayesinde hem yerel hem de uluslararası alıcıları çektiğini göstermektedir.


Birleşik Krallık Deep Tech ekosistemi, bu büyüme ve çıkış eğilimleriyle yenilikçi bir yapıya sahip olduğunu ve global ölçekte rekabet edebilir bir konumda bulunduğunu kanıtlamaktadır. Sektör hem yeni girişler hem de yatırım fırsatları açısından gelecekte daha fazla büyüme potansiyeli sunmaktadır.


6.     DEEP TECH ALANINDA ÖNCÜ KURUMLAR

Birleşik Krallık’taki kurumlar, Deep Tech ekosisteminin gelişiminde kritik bir rol oynamaktadır. Üniversitelerden gelişen şirketler (spinout), sektördeki yenilikçi girişimlerin önemli bir bölümünü oluşturmaktadır. Eylül 2024 itibarıyla, Birleşik Krallık’taki yüksek büyüme potansiyeline sahip Deep Tech firmalarının toplam sayısının %13,7’sini, yani 946 tanesini spinout şirketler oluşturmaktadır. Bu şirketler, akademik araştırmaların ticari çözümlere dönüştürülmesinde anahtar bir köprü vazifesi görmektedir.


Oxford Üniversitesi, toplamda 125 spinout şirketle bu alanda lider konumdadır. Üniversitenin yenilikçiliği teşvik eden yaklaşımı, Deep Tech ekosistemindeki baskın pozisyonunu desteklemektedir. Haziran 2024’te düzenlenen bir Deep Tech vitrini etkinliği, spinout kurucularını yatırımcılarla buluşturmayı hedeflemiş ve bu alandaki girişimlerin önünü açmıştır. Oxford kökenli dikkat çekici spinout şirketlerden biri olan Newrotex, sinir sisteminin tedavisi için ipek bazlı stentler geliştiren bir girişimdir. 2019 yılında kurulan şirket, üç yatırım turunda 860 bin sterlin kaynak sağlamış ve beş hibe yoluyla 2,64 milyon sterlinlik ek fon elde etmiştir.


Oxford Üniversitesini, Cambridge Üniversitesi ve Imperial College London takip etmektedir. “Altın Üçgen” olarak bilinen Oxford, Cambridge ve Londra bölgesindeki bu yoğun spinout faaliyeti, bölgeye önemli miktarda yatırım çekilmesinde etkili olmuştur. Bu üçgenin dışında, Bristol Üniversitesi de Deep Tech girişimciliğinde öne çıkan bir merkezdir. Bristol Üniversitesi, spinout şirket sıralamasında University College London ile dördüncü sırayı paylaşmaktadır; her iki üniversite de Eylül 2024 itibarıyla 51 spinout şirkete ev sahipliği yapmıştır.


Spinout şirketlerin gelişiminde, Royal College of Art (33), Manchester Üniversitesi (50), Warwick Üniversitesi (28), Sheffield Üniversitesi (28) ve Southampton Üniversitesi (26) gibi diğer kurumlar da önemli bir rol oynamaktadır. Bu kurumların her biri, sektöre özgü uzmanlıklarını ve akademik kaynaklarını Deep Tech inovasyonlarına dönüştürerek katkıda bulunmaktadır.


Birleşik Krallık’taki üniversitelerin Deep Tech ekosistemine olan bu katkısı, sektördeki yenilikçi çözümlerin ve büyümenin arkasındaki itici güçlerden biri olmaya devam etmektedir. Spinout şirketler, akademik araştırmaları ekonomik değere dönüştürmekte ve ülkenin teknoloji liderliği konumunu güçlendirmektedir.


7.     SERMAYE YATIRIMLARI

Deep Tech şirketlerine yapılan sermaye yatırımları, 2014 yılından itibaren hızlı bir büyüme göstermiştir. 2014 yılında 278 milyon sterlin seviyesinde olan yatırımlar, 2023 yılında 6,55 milyar sterline ulaşarak büyük bir artış sergilemiştir. Aynı dönemde, gerçekleştirilen yatırım anlaşmalarının sayısı da 138’den 1.946’ya yükselmiştir. Bu büyüme, Deep Tech sektörüne olan ilginin ve güvenin arttığını açıkça ortaya koymaktadır.


Sektör, 2022 yılında zirve yapmıştır. Bu dönemde, toplamda 7,83 milyar sterlin değerinde yatırım yapılmış ve 1.953 anlaşma gerçekleştirilmiştir. 2022’deki dikkat çeken yatırımlardan biri, SLAMcore’un 12,8 milyon sterlinlik yatırım topladığı Mayıs ayındaki yatırım turudur. Şirket, çevresel verileri analiz ederek ürünlerin çevrelerini daha iyi anlamalarını ve gezinmelerini sağlayan gömülü yazılımlar geliştirmektedir.


  • Sermaye Yatırım Miktarları ve Anlaşma Sayıları

Kaynak: Beauhurst


2023 yılında, öz sermaye yatırımları 6,55 milyar sterline gerileyerek bir önceki yıla göre %16,3 oranında azalmıştır. Ancak, bu miktar hâlâ 2021 öncesi seviyelerin oldukça üzerindedir. Ayrıca, yatırım anlaşmalarının sayısı 1.946 ile önceki yıla yakın bir seviyede kalmış ve yatırımcı ilgisinin sürdüğünü göstermiştir. 2023 yılında öne çıkan işlemlerden biri, Zenobe’nin batarya ve elektrikli araç şarj noktaları işini desteklemek amacıyla gerçekleştirdiği 792 milyon sterlinlik yatırım turudur.


2024 yılının ilk yarısı, Deep Tech yatırımındaki momentumun devam ettiğini göstermektedir. Şu ana kadar, 941 anlaşma ile toplamda 3,88 milyar sterlin toplanmıştır. 2024’ün dikkat çeken işlemleri arasında, Şubat ayında Wayve’nin gerçekleştirdiği 833 milyon sterlinlik yatırım turu bulunmaktadır. Bu yatırım, 2024’teki toplam sermayenin %21,5’ini oluşturmuş ve Londra merkezli şirketin, yapay zekâ destekli otonom araç teknolojisi geliştirme çalışmalarını desteklemiştir.


Bu yatırım trendleri, Birleşik Krallık Deep Tech sektörünün hem büyüme hem de yenilikçilik açısından dinamik ve çekici bir ekosisteme sahip olduğunu göstermektedir. Sektör, hem yerel hem de uluslararası yatırımcılar için güçlü bir cazibe merkezi olmaya devam etmektedir.


8.     ÖNDE GELEN VC’LER

Deep Tech sektörü, risk sermayesi (VC) yatırımcılarının yoğun ilgisini çekerek son yıllarda dikkate değer bir büyüme sergilemiştir. 2014’ten 2024’ün ilk yarısına kadar olan dönemde, yatırımcılar hem anlaşma sayıları hem de yatırımların toplam değerleri açısından önemli bir katkı sağlamıştır. SFC Capital, Deep Tech sektöründe en aktif VC yatırımcılarından biridir. Son on yılda toplam 304 anlaşmaya katılan Londra merkezli SFC Capital, bu anlaşmaların 278’ini son beş yılda gerçekleştirmiştir. Şirket, Enterprise Investment Scheme ve Seed Enterprise Investment Scheme gibi programlara uygun şirketlere yatırım yapmaktadır. SFC Capital’ın portföyünde yer alan dikkat çekici girişimlerden biri olan Dubbl, sanal gerçeklik modelleri için ultra yüksek çözünürlüklü 3D tarama teknolojileri geliştirmektedir. Dubbl, 2018 ile 2023 yılları arasında dört yatırım turunda SFC Capital’dan destek almıştır.


  • VC Yatırım Turu Sayıları ve Miktarları

Kaynak: Beauhurst


Parkwalk Advisors, toplamda 244 yatırım turuna katılarak Deep Tech sektöründeki en aktif yatırımcılardan biri olmuştur. Parkwalk, 2014’ten bu yana toplamda 1,56 milyar sterlin değerinde yatırım turlarına dahil olmuş ve bu yatırımların %86,5’ini son beş yılda gerçekleştirmiştir. Parkwalk, özellikle üniversite spinout’larına yaptığı yatırımlarla tanınmaktadır ve Oxford, Cambridge, Imperial ve Bristol gibi önde gelen üniversitelerle ortak fonlar yönetmektedir. Parkwalk’un portföyündeki dikkat çekici bir girişim olan Paragraf, grafen bazlı yarı iletken cihazlar geliştirmekte olup, 2015’teki kuruluşundan bu yana toplamda 86,7 milyon sterlin yatırım almıştır. Bu yatırımların dört turu Parkwalk tarafından desteklenmiştir.


Mercia Ventures, 236 yatırım turuna katılarak sektördeki üçüncü en aktif VC yatırımcısı olarak öne çıkmaktadır. Londra ve Güney Doğu’nun dışında faaliyet gösteren firmalara yatırım yapmayı hedefleyen Mercia Ventures, North East Venture Fund gibi bölgesel fonlar yöneterek Tyne & Wear, Northumberland ve County Durham gibi bölgelerdeki şirketlere destek sağlamaktadır.


Yatırımların toplam değerine bakıldığında, Parkwalk Advisors 1,56 milyar sterlin ile lider konumdadır. Syncona Partners (1,03 milyar sterlin) ve Amadeus Capital Partners (1,02 milyar sterlin) bu listede onu takip etmektedir. Molten Ventures, BGF ve Octopus Group gibi yatırımcılar da yüksek büyüme potansiyeline sahip Deep Tech girişimlerine önemli miktarlarda sermaye sağlamışlardır.


Bu lider yatırımcılar, yalnızca finansman sağlamakla kalmayıp, aynı zamanda Birleşik Krallık Deep Tech ekosisteminin büyümesi ve gelişmesine stratejik destek sunmaktadır. Sektörün artan yatırımları ve yenilikçi girişimlerle bu momentumun devam etmesi beklenmektedir.


9.     YATIRIM TURLARI

Deep Tech sektöründe, şirketlerin birden fazla yatırım turuna katılarak büyümeye devam etmeleri, sektörün olgunlaştığını ve yatırımcıların uzun vadeli potansiyeli gördüğünü göstermektedir. Şirketlerin yatırım turlarına göre yapılan yatırım anlaşmalarının dağılımı, sektördeki yatırım eğilimlerini açıkça yansıtmaktadır.


2014 yılında, Deep Tech şirketlerinin toplam yatırım anlaşmalarının %62,3’ü ilk finansman turu ile gerçekleşirken, 2024’ün ilk yarısında bu oran %27’ye düşmüştür. Bu azalma, sektördeki şirketlerin yalnızca bir kez yatırım alıp piyasadan çekilmediğini, aksine ikinci, üçüncü ve daha fazla turda finansman alarak gelişimlerini sürdürdüğünü göstermektedir. Özellikle beşinci ve sonraki turlarda yapılan anlaşmaların oranı, 2014’te %8,7 iken 2024’te %23,9’a yükselmiştir. Bu artış, Deep Tech şirketlerinin yalnızca başlangıç aşamasında değil, aynı zamanda ölçeklenme ve ticari başarı aşamalarında da yatırım çekebildiklerini ortaya koymaktadır.


Takip yatırımları, yatırımcıların şirketlerin büyüme ve ticari başarılarına olan güvenini yansıtır. Yatırımcılar, mevcut yatırımlarını korumak ve şirketlerin daha fazla yatırım aldıkça hisse paylarını sürdürmek için takip yatırımlarını stratejik olarak gerçekleştirmektedir. Crowdcube, Scottish Enterprise ve Mercia Ventures gibi yatırımcılar, portföylerindeki şirketlere farklı turlarda destek vererek bu eğilimi sürdürmektedir.


Birden fazla takip yatırımı alan şirketler arasında, University College London ve Oxford Üniversitesi’nden çıkan Quantum Motion dikkat çekmektedir. Londra merkezli bu şirket, silikon tabanlı kuantum bilgisayarlar geliştirmekte ve ticari hale getirmektedir. 2017 yılında kurulan Quantum Motion, bugüne kadar dört finansman turunda toplamda 52,2 milyon sterlin yatırım toplamıştır. Şirket, IP Group, Parkwalk Advisors ve Oxford Science Enterprises gibi önde gelen yatırımcılardan düzenli destek almıştır.


  • Yatırım Miktarlarının Turlara Göre Dağılımı

Kaynak: Beauhurst


Bu veriler, Birleşik Krallık Deep Tech ekosisteminin yalnızca başlangıç yatırımlarıyla değil, aynı zamanda şirketlerin büyüme yolculuğunda sürdürülebilir bir finansman modeli ile desteklendiğini göstermektedir. Bu eğilim, sektördeki şirketlerin uzun vadeli başarısını destekleyen sağlam bir yatırım ekosisteminin varlığına işaret etmektedir.


10.  DEEP TECH FİRMALARINA VERİLEN HİBELER

Kamu finansmanı, yenilikçi girişimlerin büyümesini ve gelişimini destekleyen önemli bir finansman kaynağı olarak dikkat çekmektedir. 2014 ile 2024’ün ilk altı ayı arasında, Deep Tech firmalarına sağlanan kamu finansmanının hem toplam değeri hem de verilen hibe sayısı sürekli bir artış eğilimi göstermiştir.


2023 yılı, Deep Tech şirketlerine sağlanan hibe açısından zirve yılı olmuştur. Bu dönemde, toplamda 1.469 hibe ile 672 milyon sterlin değerinde finansman dağıtılmıştır. Bu fonların öne çıkan alıcılarından biri, tıbbi inovasyonu geliştirmeye adanmış kâr amacı gütmeyen bir kuruluş olan Medicines Discovery Catapult’tur. Kuruluş, toplamda 26 hibeyle 157 milyon sterlin destek almıştır. Firma en son Mart 2024’te desteklenmiştir.


2021 yılında, pandemi etkisi nedeniyle verilen hibelerde belirgin bir düşüş yaşanmıştır. Bu dönemde, 974 hibe ile toplamda 252 milyon sterlin kaynak sağlanmıştır. Bu rakam, 2020’ye kıyasla hibe sayısında %38,4’lük bir azalma anlamına gelmektedir. Ancak bu düşüş, pandemiden önceki normal seviyelere bir dönüş olarak değerlendirilmektedir. 2020 yılında, kriz döneminde yenilikçi girişimlerin ve fikri mülkiyet yoğun şirketlerin hayatta kalma şansını artırmak için acil fonlar sağlanmış ve bu durum hibe faaliyetlerinde geçici bir artışa yol açmıştır.


  • Hibe Sayıları ve Miktarları

Kaynak: Beauhurst


2024 yılının ilk yarısında, toplamda 538 hibeyle 260 milyon sterlin finansman sağlanmıştır. Yılın ilerleyen dönemlerinde hibe sayısının ve toplam değerinin artması beklenmektedir. Mevcut eğilimler, 2024 yılının, hibe miktarları açısından 2021’i ve muhtemelen 2022’yi geride bırakacağını göstermektedir.


Bu veriler, Deep Tech ekosisteminde hibe finansmanının önemini vurgulamaktadır. Yenilikçi girişimlere sağlanan bu tür destekler, sektördeki büyüme ve inovasyonu teşvik etmekte ve Birleşik Krallık’ın teknolojik liderlik pozisyonunu güçlendirmektedir.


11.  DEEP TECH’IN GELECEĞİ

Deep Tech sektörünün geleceği, yenilikçi teknolojilerin ekonomik büyüme sağlama potansiyeli ve küresel sorunlarla başa çıkma becerisi açısından büyük bir umut vaat etmektedir. Yapay zeka ve CleanTech gibi alt sektörler, hem ülkenin ekonomik büyümesini hızlandırmada hem de iklim değişikliği gibi küresel sorunlara çözüm üretmede kritik bir rol oynamaktadır. Microsoft’un tahminlerine göre, yapay zeka ve bulut teknolojilerinin artan kullanımı sayesinde Birleşik Krallık’ın Gayri Safi Yurtiçi Hasılası (GSYH) 2035 yılına kadar 550 milyar sterlin artabilir. Ancak bu potansiyelin gerçekleştirilmesi, sektörü destekleyecek güçlü bir ekosistemin varlığına bağlıdır. (Beauhurst & Intel Ignite)


İşçi Partisi hükümeti, Deep Tech sektörünün büyümesini desteklemek için politikalar ve düzenleyici çerçeveler geliştirmektedir. İşçi Partisi’nin seçim manifestosu ve Endüstriyel Stratejisi, yenilikçiliği ülkenin büyüme gündeminin merkezine yerleştirmiştir. Bu çerçevede hükümet, altyapı planlamasında düzenlemeleri gevşetmeyi, kısa vadeli Ar-Ge fonlamalarını ortadan kaldırmayı ve yeni bir “Regulatory Innovation Office” kurmayı hedeflemektedir.


Geçmişte, veri merkezlerinin geliştirilmesini engelleyen planlama düzenlemeleri, yapay zekâ, blokzincir, kuantum ve diğer veri odaklı Deep Tech alt sektörleri için bir engel teşkil etmiştir. İşçi Partisi, bu kısıtlamaları hafifleterek Birleşik Krallık’ın dijital altyapısının artan veri kullanımı ve teknolojik yenilik taleplerine uygun hale getirilmesini sağlamayı planlamaktadır. Aynı zamanda, Regulatory Innovation Office’in, düzenlemelerin güncellenmesini hızlandırarak yeni teknolojilerin geliştirilme ve onay süreçlerini kısaltması beklenmektedir. Kısa vadeli Ar-Ge fonlama döngüleri de kaldırılarak, yeni fonlama dönemlerinin en az 10 yıla uzatılması planlanmaktadır. Bu uzun vadeli yaklaşım, hükümet ile sanayi arasında daha derin ortaklıklar kurulmasını hedeflemekte ve Birleşik Krallık’ı küresel inovasyonda öncü olarak konumlandırmaktadır.


Deep Tech sektöründe yenilikçiliği destekleyen bir diğer önemli alan ise spinout şirketlerdir. Akademik araştırmaları ticari ürün ve hizmetlere dönüştüren bu girişimler, teknolojik ilerlemelerin pazara taşınmasında önemli bir rol oynamaktadır. İşçi Partisi, startup’lar ve spinout’lar için finansmana erişimi iyileştirmeyi taahhüt etmiştir. Bu destekler arasında, SEIS ve EIS gibi erken aşama işletmelere yatırım teşvikleri sağlayan vergi avantajları da bulunmaktadır. Nisan 2023 itibarıyla SEIS limitleri 250 bin sterline çıkarılmış ve uygunluk kriterleri üç yıl yaşındaki şirketleri ve 350 bin sterline kadar varlıklara sahip firmaları kapsayacak şekilde genişletilmiştir. Bu değişiklikler, uzun vadeli yatırımları teşvik ederek Deep Tech gibi sermaye yoğun sektörlerin büyümesini desteklemektedir.


Bununla birlikte, sektörün geleceğini tehdit eden bazı zorluklar bulunmaktadır. İşçi Partisi’nin teknoloji sektörünü desteklemek için planlanan 1,3 milyar sterlinlik fonu kesmesi, özellikle Edinburgh Üniversitesi’nde planlanan süper bilgisayar projesi gibi girişimleri riske atmaktadır. Ayrıca, artırılan Sermaye Kazançları Vergisi oranları, startup’lar ve spinout şirketlerin büyümesini olumsuz etkileyebilir. Bir diğer kritik sorun ise enerji altyapısıdır. Yeni veri merkezleri için yeterli enerji sağlanırken, aynı zamanda net sıfır emisyon hedeflerine ulaşılmasını destekleyecek şekilde enerji şebekesinin sürdürülebilir bir şekilde genişletilmesi gerekmektedir.


Bu zorluklara rağmen, Birleşik Krallık Deep Tech sektörünün büyüme potansiyeli ve yenilikçilik kapasitesi, hükümet politikaları ve özel sektör yatırımları ile desteklendiğinde, ülkeyi küresel bir teknoloji lideri olarak konumlandırmaya devam edecektir.

 

 

 

Comments


bottom of page